
Bankadan Kredi Çeken Kişi Ölürse Ne Olur
Hatta
günümüzde çok yaygın kullanılmakta olup bankaya bile gitmeden internetten
kolayca ulaşabildiğimiz bir sistem haline gelmiştir. Talepte bulunulan kredi
çeşidi, tutarı ve ödeme koşulları ile ilgili olarak da bankaların farklı
yürüyen politikaları mevcuttur. Ayrıca kredinin türüne ve çeken kişinin yaş
aralığına göre de bankalar müşterilerinden bazı masraf ücretleri de talep
edebilmektedirler. Müşteriler bu masrafları ödemekte zorunlu değildir ve aynı
zamanda çıkarılan masraf tutarının fazlalığı sebebi ile müşteri kredi
talebinden cayabilir. Bu masraflar içerisinde, kredi işlem tutarı, dosya
masrafı ve hayat sigortası gibi kalemler bulunmaktadır. Hayat sigortası ise
burada önemli bir rol oynamaktadır hem müşterinin hem de bankanın menfaati
açısından. Peki, nasıl bir menfaatten bahsediyoruz? Kredi çeken kişinin ölmesi
durumunda borcun kim tarafından ve ne şekilde ödeneceği hayat sigortası
yaptırıp yaptırılmadığı bilgisine bağlıdır.
Bankalardan
kredi çekme yaşı 18 olarak belirlenmiştir. Bu durum sadece bankalarla sınırlı
kalmayıp özel veya kamu kurumlarında resmi işlem gerçekleştirebilmek için
belirlenen alt sınırdır. Başlıca sebeplerinden bahsedecek olursak 18 yaşını
doldurmamış kişilerin düzenli gelir sağlayamayacağı endişesi, askerlik durumu
ve diğer risk durumlarını göz önünde bulundurarak bankalar alt sınırı 20 olarak
belirlemişlerdir. Üst sınır olarak ise çalıştıkları sigorta firmalarının üst
yaş limitini belirlediği politikalardan geçmektedir. Yaşanabilecek sağlık
sorunları göze alındığında bankalar 60 yaş ve üzeri kişiler için hayat
sigortasını zorunlu tutmaktadır.
Normalde
30 yaşında kredi çeken birinin hayat sigortası yaptırma zorunluluğu olmasa bile
bankalar bu sigortayı zorunlu tutmaktadır ki kredi çeken kişinin vefatı
durumunda tutar sigorta şirketi tarafından karşılanabilsin. Vefat durumunda;
kişinin ödediği tüm taksitler sigorta firması tarafından bankaya ödenir ve
kişinin vefat ettiği zamana kadar ödediği tüm taksitler bankadan iade
alınabilir. Bunun için izlenmesi gereken yol ise;
- Vefat eden kişinin ölüm belgesi alınarak kredi çekilen bankaya
başvurulur,
- Ölen kişinin veraset intikal belgesi alınır. Bu iki belge ile kredi
çekilen bankaya müracaat edilir. Bu işlemler sırasında bir avukatla görüşmek
sağlıklı bir başvuru süreci zeminini hazırlamaya yardımcı olacaktır.
Eğer kredi çeken kişi hayat sigortası yaptırmamışsa borçlar banka
tarafından farklı kanallar aracılığıyla tahsil edilmeye çalışılır. Bu kanallar
ise yasal mirasçılar veya kredi çekilirken kefil olan kişi ya da kişilerdir.
Yasal mirasçılar bu borcu ve beraberindeki tüm alacaklarıyla birlikte vazgeçip
reddi miras yapma hakkına sahiptir. Reddi miras yaptıkları durumda ise bu borcu
ödemekle yükümlü olmazlar. Reddi miras yapmak için geçerli olan yasal süre ise
vefat tarihinden itibaren 3 aydır. Duruma kefil olan kişi tarafından bakacak
olursak; kefil olan kişilerin yaşayabileceği sıkıntılardan biri de kefil olunan
kişinin vefat etmesi durumudur. Kefil olunan kişinin vefat etmesi durumunda
bankanın izleyeceği yol kredi çeken kişinin hayat sigortası olup olmadığına
göre değişkenlik göstermektedir. Kredilerde hayat sigortası bu nedenle büyük
bir önem taşımaktadır. Yasal zorunluluk olmadığından dolayı ve kredi tutarının
üzerine masraf olarak eklendiği için genellikle kişiler tarafından hayat
sigortası yaptırılmak istenmez. Oysaki kişinin vefat etmesi durumunda hayat
sigortası bulunmuyorsa kalan borç tutarı kefil ile kredi kullandırılmışsa
kefile, kefilsiz kredi kullandırılmışsa da mirasçılara intikal ettirilmektedir.
Hayat sigortası yapılmadıysa bu durumda ölen kişinin borcunu banka kefilden
talep etme hakkına sahiptir. Mirasçılar borcu üstlenmez ise ve reddi miras
yaparlarsa bu durumda kefil borcun tamamını ödemekle yükümlüdür.